25 Ağustos 2012 Cumartesi

ADI NİL..


adı nil olsun mu dedik.. çok sakin geldi bu isim.. nil. anlamını araştırdım çok. öyle saçma sapan değil. dünyanın en uzun nehirine bu adı koyanların bir bildiği varmış.. yüzyıllardır çok kişiye kucak açmış bu nehir. onun sayesinde insanlar hayatta kalmışlar, uzun ömürlü nil.. uygarlıkların temelinde Nil in bereketi vardır diyor kitaplar..
sende bizim bereketli Nil'imiz ol kızım.. hasretle seni bekleyen annen ve baban..

''bahr-el nil! bazen yeşil bazen mavi…binlerce yıldır çölle savaşı devam eden nehir…felluka denilen yelkenlilerle üzerinde ağır ağır ilerken, insanın içine sindirmesi gereken muhteşem bir manzaranın sahibi…''

''kasvetli değildir avrupa'daki akranları gibi. belki de, orada yaşan insanlar yüzünden grileşmiş suları olan o nehirlere inat, hayat akar içinden. heybette değil; ama hayat vermesi açısından da istanbul boğaz'ı ile eşdeğerdedir gözümde. kış geceleri, üstünde, orion takımyıldızı'nın ve sirius'un yansımalarını görünce, ayrı bir hayran olsa da insan, geçmişi ilgilendirmez beni.
tekneyle, bir başından öbür başına dolaşırken, kenarında çamaşırlarını yıkayan kadınlara ve onların yanında suyla oynayan çocuklarına ya da küçük teknelerle dolaşan balıkçılara, her gördüğümde dayanamayıp el salladığımda, bana neşeyle cevap verdiklerini görmem; karşılıklı otuziki diş olmamız yeterli, nasıl bir gücü olduğunu anlamam için.
çöl kenarlarında neşeli bir peri gibiyken, şehir kenarlarında daha farklı akar nil. orada mutlu değildir bence. yanlış etiketler yapıştırılmış gibidir üstüne. kendine değil de o kuzeydeki topraklarda yaşayan sevimsiz kuzenlerine benzetilmeye çalışılmıştır. ışıklarla gölgelenmiş, üstünde hâkimiyet kurulmaya çalışılmıştır. bundan huzursuz olan bir hali var gibidir. huzursuzluğunu, asilliği ve kibiriyle kapamaya çalışır ve dönmek ister o çamaşır yıkanan yerlere, gerçekten kendi gibi hissettiği ve o olduğu için değer verenlerin yanına.
olur ya gitmek isteyen ama gitmeyen, gitmek için zaman yaratmayan ya da gitmeden kızlarına onun ismini vermek isteyen kim varsa lütfen ne yapıp edip bir kez de olsa, bu hayatta görsünler onu kendi gözleriyle. kızları büyüyüp, "benim ismim ne demek?" diye soracak yaşa geldiğinde ise hiçbir şey söylemeden, zamanında görmüş olduklarını görmesi için, onu da götürsünler ona. orada nil'in anlamının hayat olduğunu anlasın. gördüklerinden alsın yaşama direnme gücünü. içindeki taşkınların normal olduğunu, insanlara umut verebileceğini ve aslında düzensiz, karmaşık sandığı her şeyin belli bir ritmi olduğunu gözlemlesin. iç huzurunu bulsun.''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yorumları, fikirleri bekliyoruz..